YANARTAŞ (CHİMERA) VE ULUPINAR RESTAURANTLARI - Olimpos Gezisi Part 3

Çıralı Yanartaş'ta harcadığımız enerjiyi Ulupınar'da tekrar topladık..

YANARTAŞ (CHİMERA) EFSANESİ

Çıralı Plajı’nın kuzeyindeki kayalıklarda yer alan Yanartaş’ın, antik Yunan mitolojisine konu olmuş efsanelerde de anlatılan bir söylencesi var: Ephyra Kralı Glaukos‘un oğlu Hipponoes bir av partisinde kardeşi Belleros’u öldürür ve ‘Belleros’u Yiyen’ anlamına gelen Bellerophontes adını alır. Ephyra’dan sürülen Bellerophontes, Argos kralına sığınır. Kendisine sığınan bu genci öldürmeyi kendine yakıştıramayan Argos Kralı onu Likya kralına gönderir.
Likya kralı acınacak haldeki bu genci öldürmek istemez ve onu Olympos Dağı’nda yaşayan aslan başlı, keçi gövdeli, yılan kuyruklu ve ağızdan alevler saçan canavar Chimera ile dövüşmeye gönderir. Bellerophontes, Pegassos adlı kanatlı atına binerek Chimera ile dövüşmeye gider.
Chimera saldırdığında Pegassos havalanır ve Bellerophontes yere inerken mızrağı ile canavarı yerin yedi kat dibine gömer. Fakat Chimera yerin 7 kat altından alevler saçmaya devam eder. Anadolu’da binlerce yıldan beri anlatılagelen ve Homeros’un bize bu şekilde aktardığı efsaneye göre hala yanan alevler, Chimera’nın yerin yedi kat dibinden fışkıran alevleridir.
Bellerophontes’in zaferini kutlamak amacıyla Olympos’da bir yarış düzenlenir. Atletler Chimera Kutsal Ateşiyle meşalelerini tutuşturarak Olympos kentine koşarlar. Böylece, daha sonraları değişik spor dallarının eklendiği ve birkaç gün süren Olimpiyat Oyunları’nın Anadolu’daki ilk örneği gerçekleşmiş olur. Günümüzde yakılan ‘Olimpiyat Meşalesi' Chimera’nın sönmeyen ateşinin sembolik bir ifadesidir.